Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
İzmir Büyükşehir’e dördüncü silkeleme... 1 milyar 365 milyon daha kesildi!
Hazine ve Maliye Bakanlığı; İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin geçmişten gelen vergi borçları için kaynağından kesinti yapmayı sürdürüyor. Ramazan Bayramı’ndan hemen önce belediyenin iller bankası payından 1 milyar 365 milyon TL daha kesildi. Dört ayda borca sayılan toplam para 5 milyar 977 milyon TL oldu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın belediyelerin SGK ve vergi borçlarının tahsil edilmesi için “silkeleyin” talimatının ardından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı harekete geçti.
ARALIK, OCAK VE ŞUBATTA KESİNTİ
Hazine ve Maliye Bakanlığı; İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin İller Bankasından aylık gelen ödeneğini aralık ayından başlayarak kesmeye başladı. Aralık ayında 1 milyar 523 milyon lira, Ocak ayında 1 milyar 520 milyon lira, Şubat ayında ise 1 milyar 569 milyon lira belediyenin kasasına girmedi ve borca sayıldı.
MART AYINDA 1 MİLYAR 365 MİLYON TL
Gündeme Bakış’ın edindiği bilgiye göre; Ramazan Bayramından hemen önce Büyükşehir Belediyesi’nin İller Bankası payından bu sefer 1 milyar 365 milyon daha kesildi. Toplam kesinti 5 milyar 977 milyon TL oldu.
BELEDİYE BÜTÇESİNE DARBE
Tüm bu kesintiler belediyenin bütçesine adeta darbe vurdu. Belediye zorunlu haller dışında alımları durdurdu, tasarruf tedbirlerini daha da artırdı. Bu kesintiler nedeniyle; belediyenin yatırım bütçesi 2025 yılında azaldı.
Kaynak: Gündeme Bakış
Bu kesinti olayı artık çok can sıkmaya başladı bir an önce bu kesintiler sona erer umarım.
İzmir'in Konak ilçesi Karataş sahili açıklarına 150 milyon dolar değerindeki 'Golden Odyssey' isimli süper lüks yat demirledi.
Bermuda bayraklı 124 metre uzunluğunda, 20 metre genişliğinde 'Golden Odyssey' isimli lüks yat öğle saatlerinde İzmir'in Konak ilçesine geldi. 16 kabinde 32 misafir konaklama kapasitesine sahip, 21 knot hıza kadar ulaşabilen lüks yat, Karataş sahili açıklarında demirledi. Piyasa değerinin 150 milyon dolar olduğu tahmin edilen, 60 personelin görev yaptığı lüks yat içerisinde yüzme havuzu, helikopter pisti, spor salonu, sağlık merkezi, spa ve sauna gibi odalar bulunuyor.
Yatta kimin bulunduğu ve İzmir'den ne zaman ayrılacağı bilinmiyor.
Mahkemeden 'İnciraltı planları' için ikinci iptal kararı!
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın hazırladığı ve 4. İdare Mahkemesi tarafından iptal edilen İnciraltı planlarıyla ilgili açtığı ikinci davayı da kazandı. İzmir 3. İdare Mahkemesi, bilirkişi heyetinin hazırladığı “Tarım raporu” doğrultusunda yürütmeyi durdurma kararı aldı.
İnciraltı planlarıyla ilgili yeni bir gelişme yaşandı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından hazırlanan 1/5000 ölçekli koruma amaçlı nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli koruma amaçlı uygulama imar planıyla ilgili İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin açtığı ikinci dava ile ilgili karar açıklandı.
Mahkeme, bilirkişi heyetinin hazırladığı tarım raporunu göz önünde bulundurarak, bir yürütmeyi durdurma kararı daha aldı. Raporda, “Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanuna uygun olarak tesis edilmediği ve bilimsel esaslara uygun olmadığı, kamu yararı kararının yerinde olmadığı kanaatine varmıştır” ifadeleri yer almıştı.
Daha önce İzmir Büyükşehir Belediyesi planlarda “kamu yararı olmadığı” gerekçesiyle dava açmıştı. İzmir 4. İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı almıştı.
YENİ PLANLAR YOLDA
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Balçova Belediyesi’nin yeni planlar için çalışmaları sürüyor. Balçova Belediye Başkanı Onur Yiğit konuyla ilgili yaptığı açıklamada planların taraflar arasında uzlaşıyla yapıldığını ifade etmişti.
27 yıldır kullanılmıyordu… Büyükşehir’den geri alma hamlesi
İzmir Büyükşehir Belediyesi Bornova’da bulunan 27 yıl önce Down Sendromlular Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi Derneği’ne 49 yıllığına tahsis ettiği 1714 metrekarelik arazi için harekete geçti. Büyükşehir, geri kalan süre içerisinde herhangi bir faaliyet yapılmadığı gerekçesiyle tahsisi iptal etmeye hazırlanıyor. Karar İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nde meclis üyelerine sorulacak.
İzmir Büyükşehir Belediyesi dikkat çeken karar için düğmeye bastı. Mülkiyeti Belediyeye ait Bornova’nın Eğridere mahallesinde bulunan 1714 metrekarelik alana sahip taşınmazı 1998 yılında Down Sendromlu Çocuk ve Gençleri Koruma, Geliştirme Dayanışma Yardım Derneği’ne 49 yıllığına tahsis etti.
Geçen 27 yıllık süre içerisinde bahse konu taşınmazda bugüne kadar tahsis amacına uygun herhangi bir inşaai faaliyet yapılmadığı tespit edildi.
İzmir Valiliği İzmir İl Sivil Toplumla İlişkiler Müdürlüğünü Dernekler Bilgi Sistemi'nde (DERBİS) derneği sorgulatan fakat bir isim bulamayan İzmir Büyükşehir Belediyesi tahsis kararı ile ilgili harekete geçti.
Meclise getirilen önerge ile yapılan tahsisin iptal edilmesi oylanacak.
Konuyla ilgili hazırlanan önerge şu şekilde:
“Belediyemiz taşınmaz envanter güncelleme ve tespit çalışmaları esnasında mülkiyeti Belediyemize ait ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planında Sosyal Kültürel Tesis Alanı kullanımında kalan Bornova ilçesi, Eğridere Mahallesi, 8291 Ada 2 nolu parselde 1714,00 m² yüzölçümle kayıtlı taşınmazın imar planına uygun inşaat yapılması kaydıyla, Down Sendromlu Çocuk ve Gençleri Koruma, Geliştirme Dayanışma Yardım Derneği adına sembolik yıllık 1.000.000-ETL bedelle 49 yıl süreli intifa hakkının verilmesi hususu Belediye Meclisimizin 19/01/1998 tarihli ve 05/11 sayılı Kararı ile kabul edilmiş, ancak; bahse konu taşınmazda bugüne kadar tahsis amacına uygun herhangi bir inşaai faaliyet yapılmaması ve İzmir Valiliği İzmir İl Sivil Toplumla İlişkiler Müdürlüğünün 07/03/2025 tarihli ve 286771 sayılı yazı ile Dernekler Bilgi Sistemi (DERBİS) üzerinden yapılan sorgulama neticesinde DOSEYAD-DER Down Sendromlular Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi adlı herhangi bir derneğin bilgisine ulaşılamadığının bildirilmesi sebebiyle söz konusu Meclis Kararının iptal edilmesi hususunun görüşülmesi. (Emlak Yönetimi Dai.Bşk.E.2476267)”
Gediz Nehri’nde korkutan görüntü: Simsiyah oldu! Bölge halkı endişeli
Gediz Nehri'ndeki kirlilik, bölge halkının sağlığını ve tarımsal üretimi tehdit etmeye devam ediyor. Kuraklık nedeniyle bu yıl kirlilik daha belirgin hale gelirken, sanayi atıklarının suyu kirletmesi, hem çiftçileri hem de çevreyi olumsuz etkiliyor. Yerel yetkililer, acil önlemler alınması gerektiğini vurguluyor.
İzmir’in Foça ilçesinden Ege Denizi’ne dökülen 401 kilometrelik Gediz Nehri, uzun yıllardır büyük bir kirlilik sorunu ile karşı karşıya. Gediz’in kirli suları, sadece bölge halkının sağlığını tehdit etmekle kalmıyor, aynı zamanda tarımsal üretimi ve hayvancılığı da olumsuz etkiliyor. Bu yıl özellikle azalan yağışlar nedeniyle nehrin kirliği daha belirgin hale geldi. Yerel çiftçiler ve ziraat odası yetkilileri, bu sorunun bir an önce çözülmesi gerektiğini belirtiyor.
Kuraklık Kirliliği Daha Da Belirginleştirdi
Foça Ziraat Odası Yönetim Kurulu Üyesi Semih Uzun, Gediz Nehri'ndeki kirliliğin artan kuraklıkla birlikte daha da şiddetlendiğine dikkat çekti. Uzun, "Yağışlar bol olduğunda kirliliği tam olarak fark edemiyorduk. Ancak bu yıl, yağışların az olması nedeniyle nehrin kirliliği çok daha net bir şekilde hissedildi. Su artık kapkara, temas etmeye korkar hale geldik," dedi. Gediz Nehri'nin, Kütahya'dan başlayıp Uşak ve Manisa illerinden geçerek Foça'ya kadar uzandığını ve bu süreçte sanayi atıklarıyla kirlenerek, sonunda Ege Denizi’ne ulaştığını söyledi.
Sanayi Atıkları Tarıma ve Çevreye Zarar Veriyor
Semih Uzun, Gediz’in kirli sularıyla yapılan tarımsal sulamanın büyük tehlikeler taşıdığını ifade etti. Manisa ve Uşak’taki organize sanayi bölgelerinden gelen atıkların, suyun kimyasal ve tuz oranını artırarak, bölgedeki tarıma zarar verdiğini belirtti. "Bu sularla sulama yapıyoruz ancak bu suyun insan sağlığı ve çevre üzerinde büyük zararları var. Arıtma sistemlerinin düzgün çalışması gerekir, yoksa bu sularla yapılan tarım gelecekte yok olacaktır,” dedi.
Zehirli Sularla Sulama Yapılmak Zorunda Kalınıyor
Foça’da, Gediz Nehri’nden sulama yapan çiftçiler, sanayi atıklarının suyu kirletmesi nedeniyle her geçen gün daha zor bir durumda. Uzun, bu suyla sulanan toprakların verimliliğinin gittikçe düştüğünü ve bu durumun sürdürülemez hale geldiğini ifade etti. Bölgedeki tarımın geleceği için önlem alınmazsa, üretimin tamamen sona erebileceğine dikkat çekti.
Bölge Halkı Suyun Temizlenmesini İstiyor
Foça'nın Yeni Bağarası Mahallesi Muhtarı Cihat Gerihan, Gediz Nehri'nin bölge halkı için büyük bir gelir kaynağı olduğunu ancak son yıllarda sanayi atıklarının yol açtığı kirliliğin, suyun içilebilirliğini ve balıkçılığı olumsuz etkilediğini belirtti. Gerihan, "Yıllar önce burada insanlar su içebiliyor, yüzebiliyor, balık tutabiliyor ve sebze-meyve üretiyordu. Ama son 10 yılda çok kötü bir noktaya geldik. Sanayiye karşı değiliz, ancak sanayicilerin de insan sağlığına ve çevreye duyarlı olmaları gerekiyor," dedi.
Hayvancılık Zor Durumda: "Gediz'i Terketmek Zorunda Kaldım"
Yeni Bağarası Mahallesi'nde çiftçilik yapan Saadettin Tokgöz, Gediz Nehri'ndeki kirliliğin hayvancılığı olumsuz etkilediğini söyledi. Tokgöz, “Eskiden Gediz Nehri'nden su içiyorduk, hayvanlar da suyunu buradan içiyordu. Ancak şimdi su o kadar kirli ki, hayvancılıkla geçinmem artık mümkün değil. Suya dokunmak bile istemiyoruz," dedi. Artık suyu yer altından temin ettiğini belirten Tokgöz, temiz su olmadan hayvancılığın sürdürülemeyeceğini vurguladı.
İzmir Körfezi de Tehdit Altında: Gediz’in Kirliliği Ege Denizi’ne Yayılıyor
Foça Tarih ve Doğa Talanına Hayır Platformu Sözcüsü Ramiz Sağlam, Gediz Nehri'ndeki kirliliğin sadece yerel değil, bölgesel bir sorun haline geldiğini ifade etti. Sağlam, sanayi atıklarının arıtılmadan Gediz’e aktarılmasının kirliliği Ege Denizi’ne taşıdığını ve İzmir Körfezi’ndeki müsilaj sorununa yol açtığını belirtti. "Gediz'in kirli suları denize ulaşarak İzmir Körfezi'nin kirlenmesine de sebep oluyor. Bu da deniz yaşamını tehdit ediyor. Bir an önce önlem alınmazsa, sadece Gediz Nehri değil, Ege Denizi de bu kirlilikten payını alacak,” dedi.
Çözüm İçin Acil Önlem Alınmalı
Gediz Nehri’ndeki kirlilik, bölge halkı, çiftçiler ve çevre aktivistleri tarafından büyük bir tehdit olarak görülüyor. Yerel yetkililer, sanayi atıklarının düzgün bir şekilde arıtılmasının sağlanması gerektiğini ve bu sorunun çözülmesi için acil adımlar atılmasının önemini vurguluyor. Eğer bu önlemler alınmazsa, hem tarımsal üretim hem de deniz yaşamı ciddi şekilde tehlikeye girecek.