deger16
WT Kullanıcı
- Mesajlar
- 837
- Puanlar
- 1,369
ZİYA GÖKALP
Ziya Gökalp (1876–1924), Türk düşünce tarihinin en sarsıcı ve kurucu isimlerinden biridir. Sadece bir yazar veya şair değil; bir sosyolog, siyasetçi ve modern Türkiye’nin fikirsel temellerini atan bir ideologdur. Atatürk’ün, "Etimin ve kemiğimin babası Ali Rıza Efendi ise, fikrimin babası Ziya Gökalp'tir" sözü, onun Türk modernleşmesi üzerindeki etkisini en net şekilde özetler.
İşte "Türkçülüğün Babası" olarak anılan Ziya Gökalp hakkında kapsamlı bir yazı:
23 Mart 1876'da Diyarbakır'da doğan Gökalp, gençlik yıllarında hem Doğu hem de Batı ilimlerini harmanlayan bir eğitim almıştır.
Ziya Gökalp, Türkiye'de sosyolojinin kurucusu kabul edilir. Fransız sosyolog Emile Durkheim’ın görüşlerini Türk toplumuna uyarlayarak milli bir sosyoloji ekolü yaratmıştır.
Gökalp, şiiri bir sanat yapmaktan ziyade, fikirlerini halka yaymak için bir araç olarak kullanmıştır. Bu nedenle şiirleri estetikten çok, didaktik (öğretici) özellik taşır.
Ziya Gökalp, kısa ömrüne devrim niteliğinde eserler sığdırmıştır:
Ziya Gökalp, 25 Ekim 1924'te İstanbul'da vefat ettiğinde geride sadece kitaplar değil, yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin ruhunu bırakmıştır. Laiklik, halkçılık ve milliyetçilik gibi temel ilkelerin teorik çerçevesini çizmiştir. Bugün Türk sosyolojisi ve siyasi düşünce hayatı hala onun açtığı yolda tartışmaya ve üretmeye devam etmektedir.
Ziya Gökalp (1876–1924), Türk düşünce tarihinin en sarsıcı ve kurucu isimlerinden biridir. Sadece bir yazar veya şair değil; bir sosyolog, siyasetçi ve modern Türkiye’nin fikirsel temellerini atan bir ideologdur. Atatürk’ün, "Etimin ve kemiğimin babası Ali Rıza Efendi ise, fikrimin babası Ziya Gökalp'tir" sözü, onun Türk modernleşmesi üzerindeki etkisini en net şekilde özetler.
İşte "Türkçülüğün Babası" olarak anılan Ziya Gökalp hakkında kapsamlı bir yazı:
Hayatı ve Kişiliği
23 Mart 1876'da Diyarbakır'da doğan Gökalp, gençlik yıllarında hem Doğu hem de Batı ilimlerini harmanlayan bir eğitim almıştır.- İntihar Girişimi: Gençliğinde yaşadığı manevi buhranlar ve felsefi çatışmalar nedeniyle kafasına ateş ederek intihara teşebbüs etmiştir. Alnındaki mermi çekirdeği çıkarılsa da, bu olay onun düşünce dünyasında köklü bir dönüşümün başlangıcı olmuştur.
- Sürgün Yılları: İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin merkez yöneticilerinden biri olduğu için İstanbul’un işgalinden sonra İngilizler tarafından tutuklanmış, Limni ve Malta adalarına sürgün edilmiştir.
Düşünce Sistemi: Türkçülük ve Sosyoloji
Ziya Gökalp, Türkiye'de sosyolojinin kurucusu kabul edilir. Fransız sosyolog Emile Durkheim’ın görüşlerini Türk toplumuna uyarlayarak milli bir sosyoloji ekolü yaratmıştır.- Hars (Kültür) ve Medeniyet Ayrımı: Gökalp'e göre "hars" bir millete özgü değerlerdir (dil, din, ahlak), "medeniyet" ise milletlerarası bir fen ve teknik bütünüdür. Türk milletinin Batı medeniyetine girmesini ancak kendi milli kültürünü (harsını) koruması gerektiğini savunmuştur.
- Üç Tarz-ı Siyaset: Meşhur "Türkleşmek, İslamlaşmak, Muasırlaşmak" formülüyle; Türk harsına bağlı kalarak İslam ümmetinden olmayı ve Batı medeniyetinin teknik gücünü almayı hedeflemiştir.
- Millet Tanımı: Ona göre millet ne ırki ne de siyasi bir birliktir; millet, aynı terbiyeyi almış, aynı dili konuşan ve aynı kültürü (harsı) paylaşan bir topluluktur.
Edebi Kişiliği ve Milli Edebiyat
Gökalp, şiiri bir sanat yapmaktan ziyade, fikirlerini halka yaymak için bir araç olarak kullanmıştır. Bu nedenle şiirleri estetikten çok, didaktik (öğretici) özellik taşır.- Dil Devrimi: Yazı dilinin konuşma diline (İstanbul Türkçesine) yaklaştırılmasını savunarak Milli Edebiyat akımının en önemli savunucusu olmuştur.
- Turancılık: İlk dönemlerinde tüm Türkleri bir çatı altında toplamayı hedefleyen coşkulu bir Turancılığı ("Vatan ne Türkiye'dir Türklere, ne Türkistan; Vatan büyük ve müebbet bir ülkedir: Turan") savunmuş, Cumhuriyet ile birlikte bu düşünceyi daha rasyonel ve Türkiye odaklı bir milliyetçiliğe (Misak-ı Milli) taşımıştır.
Başlıca Eserleri
Ziya Gökalp, kısa ömrüne devrim niteliğinde eserler sığdırmıştır:- Türkçülüğün Esasları: Türk milliyetçiliğinin el kitabı niteliğindedir.
- Türkleşmek, İslamlaşmak, Muasırlaşmak: Üç ana düşünce akımını sentezler.
- Kızıl Elma: Türk ülküsünü anlatan şiirlerinden oluşur.
- Altın Işık: Türk halk masallarını ve efsanelerini derlediği eseridir.
- Yeni Hayat: Toplumsal dönüşümü anlatan şiirlerini içerir.
- Türk Töresi: Eski Türk hukuk ve yaşam sistemini inceler.