Tarihi:
Çatalzeytin'in tarihçesini ayrıntılı inceleyebileceğimiz kaynaklar oldukça sınırlı. Bunun temel nedenlerinden birisi coğrafi alanın darlığı ve ekonomik değerler açısından çekici özelliklere sahip olmamasıdır. Ulaşım sorunları gerek deniz yolu gerekse karayolu açısından alanın gözden ırak kalmasına yol açmıştır. Ginolu dışarıda tutulacak olursa bu tezi geçersiz kılacak verilere de ulaşılamamaktadır. Yukarıdaki nedenlerle birlikte yüründüğünde Çatalzeytin'in tarihini çevresindeki gelişmelerden ele almak zorunluluğu ortaya çıkmaktadır.
Batı Karadeniz Bölgesi'nin en eski yerleşim alanlarından birisi Kastamonu'dur. Gölköy akınlarında ele geçirilen buluntular yerleşmenin Paleolitik Döneme kadar uzandığını göstermektedir.
MÖ 1200'lerde Karadeniz üzerinden gelen bir Deniz Kavimleri Göçü, Hititlerin yıkılması sonucunu doğurmuştur. Kavimlerden birisi olan Friglerin bir bölümü Kızılırmak havzasının batısından öteye gitmemiştir. Bu bilgi Friglerin bir süreliğine de olsa Çatalzeytin'i ellerinde tutmuş olabilecekleri tezini düşündürmektedir.
MÖ 695'te, Kafkaslarda bulunan İskitler yine bu alanda bulunan Kimmer oymaklarını yerlerinden sürünce Kimmerler Frigya'ya girdiler. Kimmer akınları öncesinde Karadeniz kıyılarında Karlar egemendi ve küçük yerleşim birimleri oluşturmuşlardı. Kimmerler Karlar'ı yerlerinden söküp, uzaklaştırdılar. Gidip, Kayra adını verdikleri Güney Ege'ye yerleştiler. Karlar'dan gemi yapımcılığını öğrenip, geliştiren Yunan halkları Marmara ve Karadeniz kıyılarını ele geçirdiler. Paflagonya kıyılarında yerleşme merkezleri kurdular. Sinop, bunlardan biridir.
Bu gelişme Çatalzeytin ve çevresinde erken Yunan yerleşmesine de işaret etmektedir. Lidyalılar ise başkentleri Sardes'ten başlayan ve Sinop'a uzanan bir ticaret yolu bırakmışlardır. MÖ 5. yüzyıla gelindiğinde bölgede bu kez Pers egemenliği görülmektedir. Perslerin güç göstergelerinden olan sikkeler Sinop. Samsun ve Ereğli'de basıldığına göre Çatalzeytin'in de bu dönemde Pers egemenliğinde kalmış olduğunu ileri sürebiliriz.
İlhanlılar Şemseddin Yaman Candar'a Eflani yöresini verdiler. Candar'ın yerine geçen oğlu Süleyman 1309'da bir baskınla Kastamonu'yu kısa bir zaman sinde de çevresini ele geçirdi. Süleyman Paşadan sonra yerine geçen oğlu İbrahim Bey. 1341'de Karadeniz'de dik ve Ceneviz filosunu bozguna uğrattı. Bu da Kara kıyılarının, Çatalzeytin'i de kapsar biçimde Venedik ve Cenevizlilerin ilgi alanı olduğunu göstermektedir.
Genel bir değerlendirme olarak Çatalzeytin çevresinde ve özellikle de Ginolu'da Karadeniz ticaretini uzun süre elinde tutmuş olan Venedik ve Ceneviz'in etkisi küçümsenmemelidir. Çatalzeytin, Osmanlı Devleti'nin sonlarında, 1905'te bucak merkezi 1911'de de belediye örgütü kurulmuştur.
Çatalzeytin'in tarihçesini ayrıntılı inceleyebileceğimiz kaynaklar oldukça sınırlı. Bunun temel nedenlerinden birisi coğrafi alanın darlığı ve ekonomik değerler açısından çekici özelliklere sahip olmamasıdır. Ulaşım sorunları gerek deniz yolu gerekse karayolu açısından alanın gözden ırak kalmasına yol açmıştır. Ginolu dışarıda tutulacak olursa bu tezi geçersiz kılacak verilere de ulaşılamamaktadır. Yukarıdaki nedenlerle birlikte yüründüğünde Çatalzeytin'in tarihini çevresindeki gelişmelerden ele almak zorunluluğu ortaya çıkmaktadır.
Batı Karadeniz Bölgesi'nin en eski yerleşim alanlarından birisi Kastamonu'dur. Gölköy akınlarında ele geçirilen buluntular yerleşmenin Paleolitik Döneme kadar uzandığını göstermektedir.
MÖ 1200'lerde Karadeniz üzerinden gelen bir Deniz Kavimleri Göçü, Hititlerin yıkılması sonucunu doğurmuştur. Kavimlerden birisi olan Friglerin bir bölümü Kızılırmak havzasının batısından öteye gitmemiştir. Bu bilgi Friglerin bir süreliğine de olsa Çatalzeytin'i ellerinde tutmuş olabilecekleri tezini düşündürmektedir.
MÖ 695'te, Kafkaslarda bulunan İskitler yine bu alanda bulunan Kimmer oymaklarını yerlerinden sürünce Kimmerler Frigya'ya girdiler. Kimmer akınları öncesinde Karadeniz kıyılarında Karlar egemendi ve küçük yerleşim birimleri oluşturmuşlardı. Kimmerler Karlar'ı yerlerinden söküp, uzaklaştırdılar. Gidip, Kayra adını verdikleri Güney Ege'ye yerleştiler. Karlar'dan gemi yapımcılığını öğrenip, geliştiren Yunan halkları Marmara ve Karadeniz kıyılarını ele geçirdiler. Paflagonya kıyılarında yerleşme merkezleri kurdular. Sinop, bunlardan biridir.
Bu gelişme Çatalzeytin ve çevresinde erken Yunan yerleşmesine de işaret etmektedir. Lidyalılar ise başkentleri Sardes'ten başlayan ve Sinop'a uzanan bir ticaret yolu bırakmışlardır. MÖ 5. yüzyıla gelindiğinde bölgede bu kez Pers egemenliği görülmektedir. Perslerin güç göstergelerinden olan sikkeler Sinop. Samsun ve Ereğli'de basıldığına göre Çatalzeytin'in de bu dönemde Pers egemenliğinde kalmış olduğunu ileri sürebiliriz.
İlhanlılar Şemseddin Yaman Candar'a Eflani yöresini verdiler. Candar'ın yerine geçen oğlu Süleyman 1309'da bir baskınla Kastamonu'yu kısa bir zaman sinde de çevresini ele geçirdi. Süleyman Paşadan sonra yerine geçen oğlu İbrahim Bey. 1341'de Karadeniz'de dik ve Ceneviz filosunu bozguna uğrattı. Bu da Kara kıyılarının, Çatalzeytin'i de kapsar biçimde Venedik ve Cenevizlilerin ilgi alanı olduğunu göstermektedir.
Genel bir değerlendirme olarak Çatalzeytin çevresinde ve özellikle de Ginolu'da Karadeniz ticaretini uzun süre elinde tutmuş olan Venedik ve Ceneviz'in etkisi küçümsenmemelidir. Çatalzeytin, Osmanlı Devleti'nin sonlarında, 1905'te bucak merkezi 1911'de de belediye örgütü kurulmuştur.